İyi Parti Ankara Milletvekili Halil Oral’ın Ankara Masası programında Chp lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun gelecek seçimlerde cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilmesinin halk üzerinde çekince yaratacağını ifade etti.

Halil Oral’ın tam olarak ifade etmeye çalıştığı şey şuydu “Kılıçdaroğlu’nun olası cumhurbaşkanı adaylığı konusunda Alevi kimliği seçmenin tutumu üzerinde çekince yaratabilir.”

 Siyasette liderler birbirlerini o kadar aşağlıyor, hakaret ediyor ve bunu siyasetin bir meşru aracı olarak kullanıyor ki ben bu sözlerde absürt bir şey göremedim. Bu söylemin bu kadar haber olmasının sebebi mevcut hükümeti gelecek seçimlerde değiştirme gayesi ile toplanan masa seçime bir seneden az bir süre kala çatırdamaya başladı. Chp’nin bir önceki iktidarlık döneminde Türk milletinin milli değerlerini alçaklaştırıcı politikaları üzerine bugün seçmen hala kararsız. Sahiden Kılıçdaroğlu etnik kimliğinin seçmen üzerinde etki edeceğini bilmiyor mu?

Tahminimce bu haberden sonra halkımızın birçoğu şu tepkiyi vermiştir.  “Kılıçdaroğlu alevi miymiş?”

Bir ülkede halk siyasetin içerisindeyse o ülkede refahtan söz edilemez. Bugün 7’sinden 70’ine herkesin ağzında enflasyon var. Keyfine mi konuşuyor bu insanlar bu konuları yoksa Türkiye ekonomisi öldü mü?  Neden epistemolojiyi, felsefeyi, sanatı değil de siyaseti konuşuyor bu insanlar?

Güvenoyunu halktan almaları gerekirken halkı yoksullaştıran, devleti yolsuzlaştıran politikalar uyguluyorlar. Bugün halkı temsil ettiğini söyleyen ancak halkın ensesine yük ambargosu uygulayan milletvekillerinin maaşlarını kesin bakalım kaç tane vatansever milletvekili kalır. Siyaseti sırf para, koltuk, şan ve şöhret için kullanan insanlar çıkıp halkımızın yanındayız dediği zaman yanımızda olmuyorlar. Siyasetçilerin  bu kadar maaş alıyor olması da saçma değil mi? Seni ben seçiyorum ama beni sen yoksullaştırıyorsun. Bugün 6’lı masanın türk milletinin değerlerini korumak için toplandığına beni hala inandıramadılar. Çünkü masanın yarısı bugünkü hükümetten koltuk payı alamadığı için Cumhur İttifakı’nın karşısına geçti. Zaten Türkiye’de siyasal bir altyapının olduğunu söylemek imkansız. Bir pencere açmak istiyorum. Hiç bağımsız bir lider gördünüz mü? Göremezsiniz çünkü önünde ilk olarak bilinçsiz halkın “sen kimsin ki lider olacaksın?” engeli bir taraftan da kendisinden olmayanı dışlayanların engeli var.

Peki Asya ne olacak bu ülkenin hali?

 Toplumsal değerleri seçmen üzerinde manipüle taktiği olarak kullanmaktan vazgeçtikleri zaman ve seçmen bilinçli oy kullanmayı öğrendiği zaman bu ülke kalkınmayı başaracak.  Atalarınızdan miras aldığınız düşünceleri tartmadan, eleştirmeden kabullenmeyin. Bizim gençlerimiz bir şeyi savunuyor ama neyi savunduğunu bilmiyor. Bu ülkenin tek mirasçısı bizsek tarihimize sahip çıkmalıyız. Daha çok okuyarak, daha çok eleştirerek öğrenmeliyiz.

Son olarak yazımı şu sözle bitirmek istiyorum.

Kendini ulusuna hizmet etmeye adayan siyasetçiye devlet adamı denir. Ulusun kendisine hizmet etmesi gerektiğini düşünen devlet adamına ise siyasetçi.

George Pompidou