Herkese yeni bir haftadan merhaba! Bugün ki konumuz kurban bayramında beslenme üzerine olacak.
Biliyoruz ki her yılın rutini olarak bayramda beslenme konularını içeren bir çok yazı birçok farklı platformda paylaşılır. Yapmamız gereken doğruları bilsek de “Bugün bayram. Kaçamak bugün değil de ne zaman yapılır?” sorusunu cevap aramaksızın kendimize sorar ve kötü bir beslenme düzeni ile bayramı tamamlarız. Sonra da bayram sonrası diyet, detoks, arınma gibi konuları arar durur ve kendi kilo problemlerimizden yakınırız.
Öncelikle her zaman diyoruz ki sağlıklı beslenmenin ve spor yapmanın düğünü bayramı bugünü yarını olmaz. Şu süreç geçsin, sonra başlayacağım diyen kimseler genelde diyet sürecinde hep başarısızlık gösterenler oluyor. Nasıl olsa diyete başlayacağım diye yapılan hatalar her yıl üzerine daha da hata eklenerek zor bir hal alıyor. Kurban bayramı da onlardan bir tanesi.
Benim diyet süreci ile alakalı mantıklı gördüğüm birkaç fikir var. Bu fikirlerin başında da kişi kaçamak yapmak istediğinde “diyet poğaça, diyet kurabiye, diyet İskender” gibi ürünleri TÜKETMEMEK geliyor. Kişi eğer zorlanıyorsa ve diyet sürecinde yıprandı ise kaçamak tam anlamıyla kişiyi tatmin edecek şekilde ve içine “diyet” kelimesi girmeden yapılmalı ancak sadece 1 kerede tamamlanmalıdır. Aksi taktirde kişi tam tatmin olamadığı için bilinçaltında o istek kalacak ve diyeti bozma isteği devam edecektir. Tabiki herkeste bu durum aynı değil ancak genelde hep bu şekilde tecrübe ederim danışanlarımda. O yüzden kurban bayramı için benim tavsiyem bayramın ilk günü kavurma, yahni, neşeli kahvaltılar ve pandeminin bitmeye başladığı bu dönemde sevdiklerinizle sizi eğlendirecek yiyecekleri gönül rahatlığıyla yiyin ancak bayramın ikinci gününden itibaren sağlıklı ve dengeli beslenmeye aynen, kesinlikle taviz vermeden devam edin. Kendinizi hem eğlenceden mahrum kalmamış hem de diyete daha da motive hissedeceksiniz. Yani 4 gün boyunca yarım yarım kaçamaklar değil, sadece 1 gün tam kaçamak yapın! İnanın bu çok daha rahat telafi ediliyor.
Ayrıca her yıl kurban etini kesildiği gün hemen tüketmemek tavsiye edilir. Çünkü “rigor mortis” ismiyle duyduğumuz ölüm katılığı meydana gelir ve et hem pişirilirken hem de sindirilirken sorun yaşanabilir. Ancak geleneklerimizde ve sevdiklerimiz ile beraber olabilmek adına kurban kesildikten 24 saat sonra tüketmek genelde tercih edilmez. Hatta sabah kesilip aynı sabah kahvaltısında tüketme geleneği vardır. Bu yüzden eğer siz de eti 24 saat bekletmeyi düşünmüyorsanız et yediğiniz gün içerisinde mutlaka yanında bol yeşil salata gibi posalı ürünler kullanmayı ve kesinlikle yürüyüş yapmayı planlamalısınız. Dipnot: o gün yorulmak, gezmek, ayakta beklemek, ev işlerine koşturmak spor sayılmaz 😊 Yorulmak spor yapmış olmak anlamına gelmez. Gerçekten tempolu bir yürüyüş, hoca eşliğinde fitness veya sıkı bir kardiyo antrenmanı planlamalısınız ki sindirim sorunları yaşamadan günü güzel atlatın. Ayrıca ilk yazılarımızdan bu yana belirttiğimiz gibi; haftada 1-2 kereden daha fazla kırmızı et tüketmemizin doğru olmadığını artık hepimiz biliyoruz. Ve günlük et porsiyonu da (yaklaşık olarak, kişiden kişiye değişmekle birlikte) kadınlar için pişmiş halde 150-160 gramı, erkekler için de 200-210 gramı geçmemelidir.
Yazımızda az çok sizleri bilgilendirmeye çalıştık. Sevdiklerinizle beraber çok mutlu, huzurlu, sağlıklı ve yine de covid-19’un varlığını unutmamanız gereken bir bayram dilerim.
Herkese mutlu haftalar!
