Sarıkızların yüksek binalara da dışarıdan tırmanabildiğini söyleyen Kayseri Veteriner Hekimler Odası Başkanı Akgün Ergül, “Şu an hava sıcaklıklarının hat safhada olduğu Ağustos aylarındayız. Yüksek sıcaklıklar var. Sarıkız dediğimiz canlı da örümcekgiller familyasından aslında. Gece serinliğinde avlanan ve gündüzleri de sıcaklarda toprağın altında nemli yerlerde yaşayan canlılar. Fakat bu dönem dönem sıcakların da artmasıyla birlikte biraz daha aktif hale hatta daha da saldırgan duruma geçmiş oluyorlar. Tabi vatandaşlarımızın bilinçsiz olarak yapmış olduğu bir takım uygulamalar da bu hayvanları biraz daha agresif hale getiriyor. Hatta şöyle söyleyebilirim ki yüksek binalarda bile özellikle şehrin biraz dışında bulunan semtlerde topraklı olan kısımlarda oturan vatandaşların 10-11. kattaki evlerine bile dışarıdan tırmanarak girdiği vakalar var. Bunlar genelde gece avlanan ve akrep ve diğer Vanlılarla beslenen örümcekgiller familyası canlıları” dedi.
“Yanlış uygulamalar hayvanları agresifleştiriyor”
Vatandaşların kükürt ve katran gibi yaptıkları uygulamaların hayvanlar üzerinde agresifleştirici etkilerinin olduğunu söyleyen Akgün Ergül, “Vatandaşlarımızın bu canlılardan korunma yollarını özetlersek ki Sarıkız’lar bir akrep veya yılan gibi aslında zehirli canlılar değillerdir. Fakat ısırığında salgılamış oldukları enzimlerle birlikte karşı taraftaki canlının dokusunu çürütüyor. Böylelikle de karşıdaki canlı öldükten sonra da çürümüş şekilde besleniyor. Bu aylarda vatandaşlarımızın çok dikkatli olması gerekiyor. Bahçeli evlerinde de, yüksek binalardaki evlerinde de dikkatli olmalı çünkü yazın vatandaşlarımızın büyük çoğunluğu bağlardalar. Kapı ve pencerelerinde dışarıdan yalıtımı engelleyecek şekilde sineklikler yapmaları gerekiyor. Bahçeli evlerde oturuyorlarsa dış kısımların temizliği ile ilgili özellikle çöp ve ot çalılar varsa bunları kaldırıp oranın temizliğini de yapmalılar. Bazen de vatandaşlarımız bağ evlerinde özellikle kükürt, katran gibi zirai ürünlerle de tedbir almaya çalışıyor. Kokusundan yaklaşmaz diye bir algı var ama bu koku ve bu tip uygulamalar da bazen bu hayvanları daha agresif hale getirebiliyor” ifadelerini kullandı.
“Sıcaklıklar hayvanlarda stres arttıran bir faktör olabiliyor”
Sıcak havaların hayvanlar üzerinde stres arttıran bir faktör olabileceğini söyleyen Akgün Ergül, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Sıcaklıkların artmasıyla birlikte özellikle gündüz dönemlerinde her ne kadar bu canlılar gece de besleniyor olsa da gece de havalar sıcak olduğu için ister istemez beslenmeleri ile ilgili sıkıntı da yaşıyorlar. Sıcaklık da bir nevi stres faktörü gibi canlıların biyolojik yapılarını etkileyebiliyor ve biraz daha agresif bir duruma geçebiliyorlar özellikle bu aylarda. Vatandaşlarımız her ne kadar bu dediğimiz tedbirleri alsa bile ısırılmayla karşılaşabiliyorlar. Bir de Sarıkız ısırdığı zaman enzim salgılıyor ve bunun haricinde ısırılan bölgeyi hafif uyuşturma gibi bir özelliği var. Bazen vatandaşlarımız hissetmeyebiliyor canlı tarafından ısırıldığını. Bu yüzden de birkaç saat sonra ısırılan bölgede kızarıklık veya şişmeler şekillendikten sonra fark ediyor. Isırılma durumunda vatandaşlarımızın o bölgeyi temiz bir suyla yıkayıp daha sonra gazlı bezle sardıktan sonra acilen en yakın sağlık kuruluşuna müracaat ederek, orada da hekim arkadaşlarımıza Sarıkız tarafından ısırıldığını belirterek gerekli tedbirlerin alınması gerekiyor.”
