Üretimlerinin tamamen iklim şartlarına bağlı olduğunu, iklim şartlarını zorlamaları gerektiğini aktaran Abdulkadir Güneş, “Geçen yıl kuraklık olmuştu. Bu yıl kuraklık yok. Haziran’da yağmur yağdı. Ancak yine de umduğumuz rekolteyi alamıyoruz. Bunun sebebi de gübre fiyatları yüksek olduğu için fazla gübre atamadık. Yani özellikle arpa, buğday, çavdar gibi ürünlere ama verim geçen seneden daha iyi durumda. Tarlanın durumuna göre dönümde 250 kilo alırsak iyi bizim masrafımızı zaten 200 kilo çıkartıyor. Eğer 200 kilonun üzerinde bir rakam elde ederse o zaman biraz çiftçi para kazanıyor. Onun dışında yoksa 200 kilo alırsak, ancak masraf çıkıyor. Bizim üretimimiz tamamen iklim şartlarına bağlı. İklim şartlarını zorlayacağız, iklime göre çeşit geliştirilmesi lazım” ifadelerini kullandı.

Nohut hasadına başladıklarını ifade eden Güneş, “ Nohutta da dönümüne 100-110 kilo ürün alıyoruz. Biz 150 kilo bekliyorduk ama çok sıcak olduğundan dolayı nohutlar bir haftada kavruldu gitti. 100 kiloda kötü değil Allah’a şükür. 15 bin TL civarında geçen sene 7 buçuk TL civarına satmıştık nohutları. Bu sene de inşallah 14-15 TL civarında. Buralar sürülecek, buğday ekilecek. Birde her sene ektiğimizden dolayı biraz verim kaybımız var. Nadasa bırakmamız lazım. Biz her sene ekiyoruz. Bir sene nohut, ondan sonra arpa, buğday ekiyoruz. Çiftçilerimiz aspirde ekiyor. Beklentilerimiz, gübre fiyatlarının revize edilmesi lazım. Mazot fiyatları düşüyor ama yeterli değil. Tarımsal alanda kullandığımız elektrik fiyatları yüksek onlarda biraz indirim yapılması lazım. Eğer ki bizler üreteceksek, eğer çiftçi üretecekse ülkemizin insanlarının karnını doyuracaksak ve eğer biz bize yeteceksek mutlaka gübre ve mazot fiyatlarında indirim beklentimiz var. Gübrenin fiyatları günden güne yükseliyor. Böyle olursa üretmemiz şansımız azalır. Hatta üretemeyebiliriz. Çünkü arazideyiz. Biz ziraat odasında oturup da oradan tarlayı dürbünle gözetlemiyoruz. Ben 2 gündür nohut biçtiriyorum. Kaç kilo geldiğini de biliyorum. Zarar ya da kar ettiğimizi de biliyorum. Nohut 100 kilonun altına düşerse zarar eder, 100 kilonun üzerine çıkarsa kazanırız. Ben 2022 yılının iyi bir hasat yılı olmasını dilerim. Zaten sonuna geldik. Arpa, buğdayı biçtik şimdide nohutları biçtiriyoruz” diye konuştu.

Üretim aşamasında herkesin elini taşın altına koymasını istediğini ve ekilmeyen tarla miktarının yüzde 10 gibi küçük bir rakam olduğunu dile getiren Abdulkadir Güneş, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Bölgemiz kuraklık buralarda sulu tarım yok. Göründüğü gibi tamamen iklime dayalı bir üretim yapıyoruz. Üretim yaparken de gübre ve mazot fiyatlarının revize edilmesini istiyoruz. Bu lazım ki tarlalarımızı rahatça sürelim. Gübremizi istediğimiz kadar atalım. O zaman üretimde sıkıntı olmaz. Cumhurbaşkanımız üretim seferberliği başlattı. Biz ona harfiyen uyuyoruz. Normalde bu arazi tamamen nadas olması gerekirdi. Şu arazide hiçbir ürün olmaması gerekiyordu ama biz bunu nadası ürüne çevirdik. Birçoğu aspir, birçoğu nohut. Ekilmeyen tarla yüzde 10 civarında. Üretirsek hiçbir şey beklemeyiz. Kendi kendimize yeteriz. Çiftçimiz çok şükür eskisi gibi değil, bilinçlendi. Bilinçli üretim yapıyoruz. Ekipmanlarımız yenileniyor. Ekinimizi şimdi son model biçerdöverlerle biçiyoruz, sıkıntımız yok. Üretim aşamasında herkesin elini taşın altına koymasını istiyorum. Benim temennim bu yönde. Hayırlı bir hasat dönemi diliyorum. Çiftçilerimize bereketli olsun.”