Melikgazi ilçesine bağlı Osmanlı Mahallesinde Alıntı Sokak üzerindeki bir parkta aralarında husumet bulunan Adem Ertene (17) ve S.Ö. (16) konuşmak için buluştu. İddiaya göre, gençlerin tartışması büyüyünce kavgaya dönüştü. S.Ö. yanında bulunan bıçakla Adem Ertene’yi kalbinden ve farklı bölgelerinden bıçakladı. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kalbinden bıçaklanarak ağır yaralanan Adem Ertene, sağlık ekipleri tarafından Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırıldı. Genç hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamazken, zanlı S.Ö. de polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. 11 Ocak tarihinde Kayseri Adalet Sarayı 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu S.Ö., Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken, müştekiler ve taraf avukatları da duruşmada hazır bulundu. Duruşmada savunma yapan S.Ö, savcılıkta verdiği savunmayı tekrar ederek, beraatını talep etti.

Mahkeme heyeti tarafından S.Ö.’ye ‘kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırışmış müebbet cezası verildi. Eylemin haksız tahrik altında gerçekleştiği kanısına varan heyet, cezayı 24 yıla indirdi. Olay tarihinde 15-18 yaşları arasında olan sanığın cezasında bir bölü 3 oranında indirime gidilerek ceza 16 yıla düşürülürken, uygulanan maddenin son cümlesi uyarınca ceza 12 yıla düşürüldü. Heyet, cezanın çocuğun üzerindeki muhtemel etkilerini göz önünde bulundurdu ve cezayı 10 yıl olarak belirledi.

Aile cezaya tepkili

Cezayı kabul etmediklerini ve oğullarını öldüren sanık için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istediklerini söyleyen anne Ayşe Ertene, “Adem akşam yemeği yedi. Arkadaşı aradı, ’Seni ağabeyimin işyerine götüreyim’ dedi. Adem de ‘Anne ben gideceğim’ dedi. Gitti ve gece 24.00’e kadar çalıştı. Çocuğum eve geldiğinde gözünün altı morarmıştı. ‘Ne oldu?‘ dedim. ‘Anne bir şey yok, bana bir şey söyleme’ dedi. Ondan sonra sigara içmeye çıktı ve arkadaşını aradı. Telefon geldi, dediler ki ‘Adem bıçaklandı.’ Çok büyük şoka uğradık. Daha sonra geldiler, bizi hastaneye götürdüler. Ben hiç çocuğumu görmedim. Benim çocuğumun gençliği gitti. Oğlumu kaybettim. Acımız büyük. Mahkemede verilen 10 yıl cezayı kesinlikle kabul etmiyoruz. Bu sanığın ömür boyu hapis cezası almasını istiyoruz. Benim çocuğum başka bir yerde çalışıyordu. Bu sanık benim çocuğumu başka bir işe götürdü. Çocuğum işten geldi ve 10 dakika içerisinde ölüm haberini aldım. Ben hakimlerimize, savcılarımıza ve bütün Türkiye’ye seslenmek istiyorum; ömür boyu ceza istiyoruz. Sanık benim çocuğumu nasıl toprak altına verdiyse ben de onu ömür boyu hapishanede görmek istiyorum. Kesinlikle çıkmasını istemiyoruz. Bizim diğer çocuklarımızın psikolojisi bozuldu. Bu olay her gün bizim evde geçiyor. Hepimizin acısı çok büyük. Bu ceza kesinlikle acımın karşılığı değil. 10 yıl ceza çok az. Benim çocuğum kasten öldürüldü” dedi.

"Çok içimiz yanıyor"

Öldürülen Adem Ertene’nin babası Mehmet Ertene de, “Acımız çok büyük. Bu ailenin bizim çocuğumuzla birlikte 3. cinayeti oldu. Bu çocuk benim çocuğumu sebepsiz yere öldürdü. Planlı bir şekilde benim çocuğumu öldürdü. Bunun yaşı küçük diye 10 yıl hapis verdiler. Biz bu cezayı kabul etmiyoruz. Bütün Türkiye’ye sesleniyorum. Bu çocuğun ailesine, bu çocuğa bir dur denilmesi gerekiyor. Çok içimiz yanıyor. Bizim içimiz yandı başkasının içi yanmasın” diye konuştu.

Abla Gülsüm Ertene ise, “Kardeşim için adalet istiyoruz. Biz 10 yıl hapis cezasını hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. Bugün bizim canımız yandı, yarın da sizin canınız yanabilir. Sokağımızın başında öldürüldü kardeşim. O sokağın başına gidemiyoruz. Hiçbir sebep yok. Kardeşim sebepsiz yere öldürüldü. Adalet istiyoruz” ifadelerini kullandı.

"Adem Ertene olayı kamuoyuna çok farklı lanse edilmiştir"

Karar hakkında gerekli yerlere başvurduklarını ve cezanın yükselmesi için ellerinden geleni yapacaklarını belirten Avukat Pınar Duman Savcı ise şunları söyledi:

“Adem Ertene olayı kamuoyuna çok farklı lanse edilmiştir. Olay iki çocuk arasında geçmiştir ve planlayarak, tasarlayarak gerçekleşen bir kasten öldürmedir. Birçok gazete ailenin de acısını hafife alarak, buraya çalışmaya gelmiş bir gurbetçi gibi göstermiş, bir başka gazete olayı ırkçılığa çevirmiştir. İki aile de aynı memleketli, Şırnaklı ailelerdir. Yakın köylülerdir. Olay iki arkadaş arasında gerçekleşmiştir. Ailenin acısı bu konuda daha fazla büyüdü. Verilen ceza da buna adeta tuz biber oldu. En başta ağırlaştırılmış müebbet ile başlayan yargılama daha sonra müebbet hapis cezasına çevrildi. Ceza 15 yıldan 12 yıla düşürüldü, en sonra 10 yıl hapis cezası ile dosya karara çıktı. Biz bu konuda gerekli başvuruları yaptık. İstinaf başvurumuzu da yaptık. Yakın zamanda duruşmamız da olacaktır. Müvekkilimiz 17 yaşında olmasına rağmen 10-12 yaşındaki çocuğun zekasına sahipti. Bununla ilgili gerekli raporlar da mevcut. Daha önceden bir başka dosyada mağdur olarak yer aldığı bu raporu biz talep etmiştik. Adli tıptan bu rapor alındı. Bunu istinaf başvurumuzda öne sürdük. Aynı şekilde dosyaya bu raporu da ilettik. Bundan sonra tekrardan yargılamanın yapılarak, cezanın arttırılması için elimizden geleni yapacağız.”