Kayseri’de Psikolog Selver Yazıcı, hayvanseverlik ile “Nuh Sendromu” olarak bilinen aşırı hayvan biriktirme hastalığının birbirine karıştırılmaması gerektiği konusunda uyardı. Yazıcı, bu durumun hem hayvanlar hem de bireyler açısından ciddi sağlık ve sosyal sorunlara yol açabileceğini söyledi.
Yazıcı, “Elbette hayvanları sevelim, koruyalım, sahiplenelim. Ancak bu durum aşırılığa kaçtığında, yani bir evde 30-40 hayvan beslenmeye başlandığında artık bu bir psikolojik problem haline geliyor. Örneğin maddi durumu iyi olan bir kadınla tanıştım. Başta iki kediyle başlamış, şimdi 30’a yakın kedisi var. Masraflarına yetişemeyip arabasını satanlar bile oluyor” dedi.
Veteriner müdahalelerinin de bu tür durumlarda zorlaştığını vurgulayan Yazıcı, “Evdeki hayvanlardan biri hastalandığında, diğerlerine de bulaşabiliyor. Veterinerler hangi hayvanın hasta olduğunu tespit edemediği için hepsine tedavi uygulamak zorunda kalıyor. Bu da hayvanlar, sahipleri ve veterinerler için büyük zorluk oluşturuyor” ifadelerini kullandı.
Sosyal Hayattan Kopuş ve Hijyen Problemleri
Yazıcı, aşırı hayvan sahiplenmenin yalnızca maddi değil, aynı zamanda psikolojik ve sosyal yönlü etkileri olduğuna da dikkat çekti. “Kişi zamanla sadece hayvanlara odaklanıyor. Sosyalleşmiyor, eşine ve evine ilgi göstermiyor. Bu durum kişinin sosyal hayatını olumsuz etkiliyor. Ayrıca hijyen sorunu da kaçınılmaz oluyor. Çünkü çok sayıda hayvana sahip olan kişiler çoğu zaman temizlik ve bakım açısından yetişemiyor” dedi.
Travmalar Tetikleyici Olabiliyor
Aşırı hayvan biriktirmenin altında yatan nedenler arasında geçmiş travmaların da yer aldığını belirten Yazıcı, şunları kaydetti:
“Kimi zaman bir yakının kaybı, kimi zaman çocuklukta yaşanan travmalar kişiyi insanlardan uzaklaştırarak sadece hayvanlara yöneltebiliyor. Bu da saplantılı bir hal alabiliyor. Elbette hayvan sevgisi kıymetlidir ama her şeyin fazlası zarar. Nuh Sendromu da bu kapsamda bir rahatsızlıktır.”
Psikolog Selver Yazıcı, bu durumdaki kişilerin genellikle yardım istemediğini, çevrelerindeki bireylerin fark edip yönlendirmesiyle tedaviye başvurduklarını da sözlerine ekledi.
“Hayvanları sevmek, hepsine bakmak zorunda olduğumuz anlamına gelmez” diyen Yazıcı, sağlıklı ve dengeli hayvan sahiplenmenin önemine vurgu yaptı.