Mutlu Önal, yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi: “Kayseri Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu başkanlık seçimleri öncesi , Kayseri’de spora gönül vermiş spor adamlarımızı ve kamuoyunu bilgilendirmek gayesi ile aşağıdaki açıklamayı yapma zorunluluğum doğmuştur . Adaylık süresi boyunca , Sayın Musa Soykarcı yahut kendisi ile birlikte hareket eden dostlarımız hakkında centilmenlik ve nezaket sınırlarını aşmamaya özen göstererek , " Spor barış ve kardeşliktir " düsturu ile açıklamalar yaptım. Spor ailemizde rahatsızlığa neden olacak söylemlerden uzak durdum . Ancak ; Sayın Soykarcı’nın gerçekleştirdiği basın toplantısında , ilimizde amatör sporu geliştirmeye yönelik açıklama ve projeler sunmasını beklerken , şahsımı ve camiamızı derinden üzen, tükenmişlik sendromu ve çaresizlikten kaynaklandığını düşündüğüm suçlama ve isnatları büyük üzüntü ve hayretle izledim . Şöyle ki ; Sayın Soykarcı’nın 22 yıldır TÜFAD başkan yardımcılığı görevinde bulunduğum iddiası büyük bir " Yalan " dır. Ben üç dönemdir ( 9 yıl ) TÜFAD yönetimindeyim ve eğitimten sorumlu yönetim kurulu üyesiyim. Mensubu olmaktan onur duyduğum TÜFAD’ın başkanı Sayın Osman Yozgat’ın başkan yardımcısı Sayın Ahmet Yıldız’ında yaklaşan seçimle alakalı Sayın Soykarcı tarafından zan altında bırakılmasını asla kabul etmiyorum . Ben hali hazırda Kayseri Genclerbirligi spor kulübü başkanıyım ve bu sıfatla başkanlık yarışına katıldım . Sayın Soykarcı’nın ; Türkiye Futbol Federasyonu Bölge Müdürlüğü görevini yürüten , Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü görevinde bulunmuş Sayın Vahdi Elbaşı ile ilgili sözlerini de son derece " Çirkin " ve " Yakışıksız " bulduğumu belirtmek isterim. Düne kadar Sayın Elbaşı’nın makamına oturabilmek için her türlü gayreti sarf ettiğini tüm spor kamuoyunun bildiği Sayın Soykarcının " 30 yıldır Futbolun nimetlerinden faydalanıyor " sözünü , 22 yıldır ASKF Başkanlığı yapan , hakem olmadığı halde Merkez Hakem Kurulunda görev yapmış , futbolun nimetlerini en iyi bilen birinin ağzından çıkması trajikomiktir. Sayın Soykarcı’nın büyük özveri ve fedekarlıkla görev yapan antrenörlerimizle ilgili söylediği " Antrenörler , TÜFAD da her işi bitirdiler de ASKF yi yönetmek onlara mı kaldı " sözünü ise camiamızı bölmeye , mensuplarımızı birbirine düşürmeye yönelik bir nefret söylemi olarak nitelendiriyorum . Netice itibarı ile ; Eğer hak haksızlıktan yüce , sevgi nefretten üstün , aydınlık karanlıktan güçlü ise kazanacağız”