Son zamanlarda konusu ve karakterleri ile dikkatleri üzerine toplayan dizi, Kırmızı Oda’nın özellikle Boncuk karakteri fazlasıyla konuşuldu. Bir psikolog olarak izlerken benim de Boncuk’un hayatını, yaşadıklarını, terapi odasına getirdiklerini analiz etme fırsatım oldu. 
Öncelikle diziyi “Uzun süredir ağlayamıyorum, içimi boşaltamıyorum.” diyenler için bire bir, ağlama garantili, ama “Yok ben dayanamam zaten hassas bir yapım var” diyorsanız hiç yaklaşmayın derim.

Dizi, bir psikiyatristin terapi odasında, yaşanmış hikayelerden uyarlanan anlatımlardan oluşuyor. Tabi ki bire bir terapi niteliği taşımasa da terapi hakkında ufak tefek bilgiler de veriyor, daha önce terapi almamış bireyler için. 
Dizide, her gerçek hikayenin baş karakterini ünlü bir oyuncu canlandırıyor. Boncuk karakterini ise Burcu Biricik üstlenmiş. Boncuk, dizide Hollanda’ya gelin gitmiş, orada ise dil bilmeyen ve günlerini yapayalnız geçiren, çocukluğunda ise ciddi travmalar yaşamış olan bir kadındır. Boncuk’un kocası Sadık ise ayrı bir dünya.

 Tabi dizide Sadık’ın iç dünyasına değinilmiyor ancak çocukluğunda ebeveynleri tarafından çok da ilgi görmemiş, sevmenin ve sevilmenin ne demek olduğunu öğrenememiş, babasından ne gördüyse eşine de onu uygulayan bir karakter. 

Boncuk ise meraklı, dil öğrenmeyi isteyen, kocası tarafından fark edilmeyi bekleyen ancak çoğu zaman bu saydığım konularda hüsrana uğrayan bir karakter. Geçmişten getirdiği travmalarla birlikte, şimdiki hayatındaki görünmezliği bir araya gelince olmayan görüntüler ve sesler duymakta. Yani Boncuk şizofreni ve paranoid bozukluk belirtileri göstermekte. Ama biz hastalıkla değil de neden hasta olduğu ile daha fazla ilgileniyoruz. Boncuk yalnızlığının çaresini kendine, kendi zihninde yeni arkadaşlar yaratmakta bulmuş. Beden ve zihin çektiği acıya dayanamazsa artık bir yerden patlak verir ve Boncuk çektiği acıya ancak kendi yarattığı arkadaşları “Ermişler” ve hayali sevgilisi “Can” ile son verir. Ancak son bölümde terapinin ve ilaçların verdiği etki ile Boncuk gerçeklerle yüzleşir. Ama bazı yalanlar güzel; bazı gerçekler acıdır. Boncuk için gerçekler acı vericidir. Mutluluğu gerçeklerle değil de kendi yalanları ile bulduğu için ilaçlarını kullanmayı reddeder. Bakalım ilerleyen bölümlerde Boncuk gerçeklerle yüzleşebilecek cesareti bulabilecek mi? 

Gerçeklerimizle yüzleşme cesaretini bulabileceğimiz, sağlıklı günlere…