Irak uyruklu DEAŞ terör örgütünde ağır silahçılık yaptığı olarak bilinen baba ve oğluna polis ekiplerimizce düzenlenen geniş çaplı operasyonda tutuklanarak mahkemeye kaldırıldı.  Kayseri Adliye' ye tutuklanarak götürülen baba ve oğul mahkeme kararınca; baba 7 yıl 6 ay hapis cezası alırken 18 yaşında olan oğluna beraat kararı verildi.

Kayseri Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından sabah düzenlenen geniş çaplı operasyonda Irak'ta yaşadığı sıralarda DEAŞ terör örgütüne ve Sincar Askeri Emiri'ne ağır silahçı olarak çalıştığı bilinen Abdülhalık Kurdi (47) ve DEAŞ adına Telafer'de oğlu Mehdi Kurdi  (18) adlı şüpheliler polis ekipleri tarafından yakalandı. Şüpheli zanlı baba ve oğul Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde çıkarılarak,tutuklu sanıklar davada mahkemece tutuklanma kararı ile cezaevine sevk edildi. Zanlı şahısların avukatları mahkemede hazır bulundular.

Tercümanların eşliğinde kendilerini savunan tutuklu sanıklardan Abdülhalık Kurdi(47), " Ben 47 yaşında 6 çocuklu Irak Musul'luyum. DEAŞ terör örgütünde yer almadım. 
İnternette video yayınlayıp, benim olduğum fotoğrafımı koymuşlar. Fotoğraftaki benim  ama ben koymadım. Birileri benim yaşadığım eve girip fotoğrafımı almış olabilir. Şahsi telefonumda çıkan terör örgütüne ait fotoğraflar ise tüm haberleri yakından takip ediyorum , ondan kalan bir fotoğraf olabilir. Sakal bırakmayan cezalandırılırdı, bu yüzden sakal bırakmıştım. Musul'da bulunan geniş tarım arazilerimiz var ve buraya gelince el koydular. Hem DEAŞ hem de Şii grupları bizlere zulüm ettiler.

Bizi köyümüzde barındırmadılar. Bizde yaşadığımız durumdan kaçıp Türkiye'ye gelmeye karar verdik. İlk olarak Suriye'ye, ardından Türkiye'ye geldik. Suriye de Azez bölgesinde 1 yıl beklememizin sebebi ise paramız yoktu. Ardından da Türkiye'ye geçtik" dedi.

Mehdi Kurdi ise yaptığı savunmada DEAŞ'ın köylerini işgal ettiğinde 14 yaşında olduğunu ifade ederek : "Irak'ın Musul şehri Şeyh İsmail Köyü'nde doğdum. 2016 yılına kadar köyde ikamet ettik. DEAŞ üyeleri köyümüzü ele geçirince orayı terk ettik. 

 Türkiye'ye gelebilmemizin en güvenli yolu Suriye'ydi. İlk olarak Suriye'nin Azez bölgesine geçtik ardından ise Hatay üzerinden kaçak yollarla Türkiye'ye geçtik. 
Benim DEAŞ ile ilgim ve irtibatım yoktur. Yayınlanan videoda bulunan fotoğraftaki şahıs babamdır fakat babamın DEAŞ ile ilgisi yoktur. Babamın Fotoğrafı nasıl ellerine geçti bilmiyorum, zaten videoda babamın ismini de yanlış yazmışlar." dedi.