Kocasinan Ziraat Odası Başkanı Abdulkadir Güneş, girdi maliyetlerinin arttığından dolayı hem çiftçilerin hem de üretimin olumsuz etkileneceğini söyleyerek, “Özellikle gübre fiyatları, mazot fiyatları, elektrik fiyatları, sulama fiyatları ve ilaç fiyatları geçen yıla göre çok arttı. Bizim devletimizden talebimiz; bu fiyatların makul seviyelere çekilmesini istiyoruz" dedi.

Kocasinan Ziraat Odası Başkanı Abdulkadir Güneş, Sarıoğlan Ziraat Odası Başkanı Kazım Güneri, Sarız Ziraat Odası Başkanı Mehmet Erkek, Akkışla Ziraat Odası Başkanı Sedat Eraslan ve Yeşilhisar Ziraat Odası Başkanı Hamza İkiz ile beraber basın toplantısı düzenlendi.

Toplantıda konuşan Güneş, çiftçilerin ülkenin üretimine katkıda bulunmak için çalıştıklarını söyleyerek, “Pandemi ülkemizde ortaya çıktığı andan itibaren, devletimiz çiftçiler olarak bizi sokağa çıkma yasağında muaf tuttular. Bizde muaf tutulmamızdan dolayı, cumhurbaşkanımıza, içişleri bakanımıza, tarım bakanımıza ve genel başkanımıza bize böyle bir jest yaptıklarından dolayı teşekkür ettik. Her zamanda ediyoruz. Cumhurbaşkanımız bir üretim seferberliği başlatmıştı. Ülkemizde çiftçilerimiz üretsin, insanlar evlerinde kaldıkları zaman gıda ihtiyaçlarını karşılamamız gerekir diye, bizde bunun bilinciyle üretim seferberliğine katıldık. Üretmeye devam ettik. Gecemizi gündüzümüze kattık. Hatta bu dönemde odamızın sayısı da 100’er, 200’er kişi arttı. Çiftçiliğin biraz daha kıymete geçtiği bir dönem yaşadık. Çiftçiler daha çok kıymetli oldu, üretenler daha çok kıymetli oldu. Bizde bu süreci iyi değerlendirdik. Gece gündüz çalıştık, ürettik. Ülkemizde de şu anda bir gıda sıkıntısı yaşanmıyor” ifadelerini kullandı.

Artan maliyetlerden dert yanan Güneş, “2021 yılına girdiğimizde bizim en çok maliyetlerimizi artıran, üretimimizin artmasına engel olan şey maliyetler. Bunların en başında gübre fiyatları geliyor. 2021 yılı özellikle gübre, mazot, elektrik, sulama ve ilaç fiyatları bizim girdilerimizi yoğun bir şekilde artırdı. Bizde bundan dolayı mustaribiz. Bu durum sadece Kayseri’nin sorunu değil, Türkiye’de ki çiftçiler ve oda başkanları bununla alakalı açıklama yapıyorlar. Örneğin geçen yıl 2 bin TL’ye aldığımız üre gübresi şimdi 3 bin 50 TL oldu. Yine geçen sene 2 bin 400 TL’ye aldığımız dap gübresi şuan da 3 bin 600 TL oldu. Bin 200 TL’ye aldığımız nitrat bin 900 TL oldu. 2 bin 200 TL’ye aldığımız ve çiftçilerimizden çok kullandığı taban gübresi 2 bin 800 - 3 bin TL oldu. Önceden Euro ve dolar artıyor, bunlarda yurt dışından geliyor, bu nedenle gübre fiyatları artıyor diyorduk. Ancak bu günlerde Euro ve dolar düşerken, gübre fiyatlarının artması bizi etkiliyor, üretimimizi etkiliyor. Bu da ülkemizin üretimini etkileyecek bir durum. Bizim oda başkanlarımızın, çiftçilerimizin talepleri, gübre fiyatlarının makul fiyatlara çekilmesidir. Aksi halde 2021 yılı üretimimizi olumsuz yönde etkileyecek, aynı zamanda kazancımızda olmayacak. 3 bin 50 TL’ye üre gübresini alıp atarsak, biz buğdayı 3 bin TL’ye satmak zorunda kalırız. 3 bin TL’ye de buğday olmaz diye tahmin ediyoruz. Dünya piyasalarında şu anda buğday fiyatları, 2 bin 500 TL civarı biz o fiyatlara satarsak yine de iyi deriz. Biz ürettiğimiz ürünlerde fedakarlık yapıyoruz ve ucuza veriyoruz. Örnek olarak patatesi tarlada 40 kuruş ile 1 TL arasında verdik. Zaten patatesin çiftçimize maliyeti 1 buçuk TL, biz fedakarlık yapmışız bu fiyatlara patatesi vermişiz ama markete baktığınız zaman patatesin kilosu 2 buçuk TL- 3 TL. Biz bu durum da mustaribiz. Madem bizden ucuz alıyorsunuz, sizde tüketiciye ucuz verin. Örnek olarak soğan 1 TL olarak üreticinin elinden çıktı ama baktığımızda soğan şuan markette 3 TL. Biz nohudu 4 TL’ye sattık, markette 12-13 TL’ye nohut satılıyor. Aynı şekilde 5-6 TL’ye mercimek sattık, markette 12-13 TL. Kuru fasulyeyi 8 TL’ye sattık, markette 16-17 TL. Yani biz fedakarlık yapıyoruz ama aracılar kazanıyor” şeklinde konuştu.

Güneş, “Cumhurbaşkanımız bu aracılarla ilgili bir çalışma başlattı. İlgili bakanlıklara talimat verdi. Cumhurbaşkanımızı bu konuda sonuna kadar destekliyoruz. Madem ülkemizde üretiliyor ve çiftçi makul fiyata satıyor, tüketicide bunu makul fiyattan satın alsın. Yani bizim sıkıntılarımız, girdilerimizin pahalı olması. Eğer girdiler daha çok pahalanırsa, biz üretimde sıkıntı yaşarız. Biz üretemezsek ülkemizde aç kalır. Onun için üretmeye devam edeceğiz ama talebimiz girdilerimizin makul seviyelere çekilmesidir. Özellikle gübre fiyatları, mazot fiyatları, elektrik fiyatları, sulama fiyatları ve ilaç fiyatları geçen yıla göre çok arttı. Bizim devletimizden talebimiz bu fiyatların makul sevilere çekilmesi ki, üretelim” dedi.

Sarız Ziraat Odası Başkanı Mehmet Erkek de, “Bölgemizde tarım ve hayvancılıkla uğraşmaktayız. Sarız bölgesinde tarım olmazsa hayvancılık olmaz. Hayvancılığın alt yapısı tarımdır. Sarız’da da tarım girdi maliyetleri çok pahalı. Şuanda gübre 3 bin 50 TL civarında. Oradaki çiftçilerimizde gariban çiftçilerdir. Şuanda da tarlalarına gübre atamaz duruma gelecekler. Burada da çiftçiler sıkıntı yaşayacak ve üretim yapamayacak. Gübre atamadığı için ekse de verimi düşecek. Besiyle uğraşanlar da hayvanlarını kestirdiklerinde para etmiyor. Bir torba yem 110 TL oldu. Biz eti 34 TL’ye kestiriyoruz, markette et 65 TL. Burada üretici tamamıyla zarar görüyor” dedi.

Akkışla Ziraat Odası Başkanı Sedat Eraslan da, “Benim bölgemde de aynı sıkıntılar var. Buradaki en büyük sıkıntımız; çiftçi gübre atamazsa ürünü az alacak ve bu fiyatlar gelecek sene tavan yapacak. Bunun için devletin acilen önlem alması lazım. Bizim bölgemizde 100 bin küçükbaş, 13 bin de büyükbaş hayvan var. Sütte açıklanan fiyata satılmıyor” ifadelerini kullandı.

Sarıoğlan Ziraat Odası Başkanı Kazım Güneri ise, “Pandemi döneminde gece gündüz çalıştık. Şuanda girdi maliyetleri çok yüksek. Bundan dolayı bu sene gübre atamaz duruma geldik. Gübre fiyatlarının azamiye çekilmesini istiyoruz. Yem fiyatları çok yüksek. Geçen sene bu zaman aldığımız yemi aynı fiyata şimdi alamıyoruz” şeklinde konuştu.

Yeşilhisar Ziraat Odası Başkanı Hamza İkiz de, girdi maliyetlerinin yüksek olmasından dert yanarak, hükümetin bir önlem almasını istedi.