"Amaç yandaşa kamu kaynaklarını seferber etmek değil, ekonomik iflasın eşiğinde olan yerel basının desteklenmesi olmalıdır" diyen Ataş, "Bu kanun teklifinin asıl amacı tek adam rejimiyle tavan yapan baskılara rağmen ayakta kalmaya çalışan medya kuruluşlarını ve sosyal medyayı kontrol altına almaya çalışmaktır" şeklinde konuştu. Reklam gelirlerinin adaletsiz dağıtıldığını, özgür basına ceza yağdırıldığını da kaydeden Ataş, işsiz gazetecilere de değindi. Milletvekili  Ataş, "İYİ Parti iktidarında sansür, baskı, adaletsizlik yani istibdat dönemi sona erecek" sözleriyle de dikkat çekti. 

İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, kamuoyunda "Sansür Yasası" olarak bilinen 

AKP iktidarının "Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) konuştu. Parti grubu adına söz alan Ataş, iktidara uyarıda bulunarak, "Amaç yandaşa kamu kaynaklarını seferber etmek değil, iflasın eşiğinde olan yerel basının desteklenmesi olmalıdır" dedi. 

"AMAÇ YANDAŞA KAMU KAYNAKLARINI SEFERBER ETMEK DEĞİL, İFLASIN EŞİĞİNDEKİ YEREL BASINA DESTEK VERMEK OLMALIDIR"

Milletvekili Dursun Ataş, "Kanun teklifinin görüşülen maddesi, resmî ilan ve reklamların verilebileceği internet haber sitelerinin kamuoyuna duyurulmasını amaçlamaktadır. Resmî ilan ve reklamların internet üzerinden yayın yapan haber siteleri üzerinden yayınlanması ve bu şekilde internet haber sitelerinin desteklenmesini olumlu buluyoruz, ancak bunun adaletli ve şeffaf yapılması gereklidir. Ayrıca yerel radyo ve televizyon kanallarının da Basın İlan Kurumu kapsamına alınması gerekmektedir. Amaç yandaşa kamu kaynaklarını seferber etmek değil, birçoğu ekonomik olarak iflasın eşiğinde olan yerel basının desteklenmesi olmalıdır" diye konuştu. 

"BU TEKLİFİN AMACI TEK ADAM REJİMİYLE  SOSYAL MEDYAYI VE ÖZGÜR BASINI KONTROL ALTINA ALMAK"

Konuşmasında üç ayrı profesyonel medya takip izleme şirketi verilerine de dikkat çeken Ataş, verilere göre, 2020 yılında yazılı basında kamu bankaları yandaş basını reklama boğarken muhalif basına bir santimlik bile yer vermediğini söyledi. Sadece kamu bankaları değil, halkın vergisini kullanan diğer kamu kurumlarının da yandaş basını, basın yayın organlarını reklama, paraya boğarken gerçekten tirajı yüksek gazete ve daha çok takip edilen görsel medyaya eleştirel yaklaştığı için reklam vermediğini ifade eden Milletvekili Dursun Ataş, "Yani, AKP iktidarı elinde tuttuğu kamu gücünü Basın İlan Kurumunun ilan ve reklam hakkı iptalleriyle, İletişim Başkanlığının basın kartlarını yenilememesiyle, RTÜK’ün cezaları ve açılan davalarla iktidarla aynı çizgide olmayan medya kuruluşlarını baskı altına alma aracı olarak kullanmaktadır. Bu kanun teklifinin de asıl amacı tek adam rejimiyle tavan yapan baskılara rağmen ayakta kalmaya çalışan medya kuruluşlarını ve sosyal medyayı kontrol altına almaya çalışmaktır" dedi. 

"DEVLET İMKANLARI YANDAŞ MEDYAYA AKTARILIYOR, MUHALİF MEDYAYA CEZA YAĞDIRILIYOR"

"Demokratik bir devlette olmazsa olmaz kurumların başında özgür basın gelmektedir" diyen İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, "Bugün Türkiye'de 697 televizyon kanalı, ulusal, yerel ve bölgesel olmak üzere toplam 2 bin 165 gazete bulunmaktadır. Bugün gelinen noktada bu televizyon kanalları ve gazeteler içerisinde iktidarla aynı çizgide olmayan veya bağımsız olarak tanımlanan basın kuruluşlarının oranı yüzde 5’i bile geçmemektedir. Buna rağmen iktidar, RTÜK ile Basın İlan Kurumunu iktidarla aynı çizgide olmayan medyanın üzerinde kılıç gibi sallamaktadır. RTÜK 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren bu bağımsız şekilde yayın yapmaya çalışan medya kuruluşlarına toplam 109 ceza verirken yandaş medyaya verdiği ceza sadece 3 tanedir. RTÜK 2021 yılında hükûmetin politikalarını eleştiren kanallara toplamda 21,5 milyon lira ceza kesmiş, buna karşın haklarında 100 binin üzerinde şikâyet bulunan yandaş basına ise hiç ceza kesmemiştir yani yüzde 5’e 21,5 milyon ceza, yüzde 95’e sadece sıfır lira ceza. Adalet ve Kalkınma Partisinin adalet anlayışı işte budur. Devlet imkânları yandaş medyaya aktarılırken muhalif medyaya cezalar yağdırılmaktadır. Durum böyleyken çıkıp basın kanunu çıkarıyoruz demek; iki yüzlülüktür, samimiyetsizliktir. Bu basın kanunu değildir, olsa olsa bu, bana yasal hak, sana yasak kanunudur. Bu zihniyetin artık ülkeye de basına da yararlı bir düzenleme yapması beklenemez" şeklinde konuştu. 

"15 BİNİN ÜZERİNDE GAZETECİ İŞSİZ! REKLAM GELİRLERİ ADALETSİZ DAĞITILIYOR"

Türkiye genelinde 50 bin gazeteci bulunduğunu kaydeden İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, yazılı, görsel ve işitsel basında 15 binin üzerinde gazetecinin işsiz olduğunu da hatırlattı. Yerel basının ekonomik sıkıntılar içinde yaşam mücadelesi verdiğini anlatan İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, reklam gelirlerinin adaletsiz dağıtıldığını belirtti. 

"İYİ PARTİ İKTİDARINDA SANSÜR, BASKI, ADALETSİZLİK, İSTİBDAT DÖNEMİ SONA ERECEK"

Milletvekili Dursun Ataş, şunları söyledi: Ülkemiz basın özgürlüğü sıralamasında en son sıralarda yer almaktadır. Tüm bunlara rağmen AKP basını daha da yıpratacak, sansürü ve baskıyı daha da artıracak, basın özgürlüğünü tamamen bitirecek bir teklifi getirmiştir. Buradan tüm basın çalışanlarına sesleniyorum: İYİ Parti iktidarında bu istibdat dönemi sona erecektir. Sansür, baskı, adaletsizlik son bulacaktır. Sadece bir kesime yakın basın değil muhalif, yandaş gibi ayrımlar olmadan tüm basın çalışanları, tüm gazeteciler özgürce işini yapacaktır. Demokrasinin olmazsa olmazı basının özgürlüğü teminat altına alınacak, kamu kaynakları, belediyeler, kamunun şirketleri hakkında reklam alamam korkusuyla haber yapamayan yerel basının önündeki bu engeller tamamen kaldırılacaktır. Çok az kaldı.